Elinde Çay Gönlünde Kahve Olan Bayanlara...
- Seyfi ÖZTAŞ

- 25 Tem
- 1 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 9 Ağu
Bayanlar kendinize bunu yapmayın. Kendinize olan saygınızı kaybetmeyin.
Kendinizi 5 kuruş etmeyen insanlara harcatmayın. 3 kuruş etmeyen insanların kendisini bir şey sanmalarına prim vermeyin.
Siz onları kullandığınızı sanıyorsunuz ya aslında onlar size kendilerini ne kadar kullandırtmak istiyorlarsa o kadarsınız.
Bir kadının en değerli şeyi güzelliği değildir. Fiziği, yaşı değildir. Bunlar her geçen gün sizden damla damla, yaş yaş alınıyor ve geriye kalp kırıklığı ve yorgun bedeniniz kalacak.
Sizi, siz olduğunu için sevenleri sevin.
Kokunuzu seven, yürümenizi, konuşmanızı, terinizle şifa bulanları sevin.
Her yaşınızı, her kilonuzda size aşık olanları sevin. Çünkü gerçek siz, ten kafesinin içindesiniz. Ruhunuz, kalbiniz ve aklınız hep içerde olan şeyler.
Kafese bakıp şekle aldanmayan, surette kalmayıp sizi bulanı sevin.
Hani evlatların burnu temizlenirken anneler tiksinmez ya işte sizden tiksinmeyecek olanları sevin. Yanında kendinizin en kötü haline şahit olduğunda bile sizi seveceğinden emin olduklarınızı sevin.
Sizi eğiten, geliştiren size bir şeyler katma derdinde olanları sevin. Sizin başarınızla gurur duyacak olanları sevin.
Biz kullanıyoruz, biz her şeyin farkındayız, biz çok akıllıyız diye kendinizi avutmayın. Belki öylesiniz ama değer mi?
Beyaz atlı prens beklerken, prenses olmak gerekmez mi? Bir avcı, bir cadı olmaya değer mi?
Siz yaşadığınız, yaptıklarınız ile hayalinizdeki sizi, siz olduğu için sevecek prense layık görecek mi siniz?
Elbette elinde bir cam ayakkabı ile hiç ummadık zamanda ummadığınız bir prens çalar kapınızı. Çünkü insan neye layıksa karşısına çıkacak olan da odur.




Yorumlar